Genel
“Türkiye polipropilen yatırımı için cazip bir pazar sunuyor”
Plastik sektörüne yönelik kapsamlı ve düzenli veriler üreten PLASFED, plastik sektörü içinde en yüksek oranda kullanılan hammaddeler arasında bulunan polipropilene talebin artmaya devam edeceğini ve Türkiye’nin mevcut durumunda yatırım için uygun bir pazar olduğunu açıkladı.
“Dünya ve Türkiye Polipropilen Raporu”nu yayınlayan PLASFED (Plastik Sanayicileri Federasyonu), Türkiye’nin en önemli plastik ürün hammaddeleri arasında bulunan polipropilene talebin yükselmeye devam edeceğini açıkladı.
Türkiye ve dünyada polipropilene olan talebin artmaya devam edeceğinin yer aldığı raporda, çok sayıda ürünün üretilmesinde kullanılan bu hammaddeye talebin Türkiye’de daha hızlı yükseldiği belirtildi.
Türkiye’nin miktar bazında dünyanın ikinci, değer bazında da üçüncü büyük ithalatçı durumunda olduğu belirtilen raporda, yeni yatırım olmaması ve mevcut eğilimlerin devam etmesi halinde, bu hammaddede dışa bağımlılığın yüzde 96 seviyesine kadar yükseleceği kaydedildi. Türkiye’nin 2013 yılı sonu itibariyle ithalatta değer bazında 2 milyar 974 milyon dolar ile dünya üçüncüsü, miktar bazında ise 1 milyon 760 bin ton ile dünya ikincisi olduğu vurgulanan raporda, gelecek dönemde de bu ağırlığın devam etmesinin beklendiği vurgulandı.
Türkiye üretim için uygun
Raporu değerlendiren PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy, PETKİM’in tek üretici olduğu Türkiye’de, bütün üretimin toplam talebin çok küçük bir miktarını karşılayabildiğini hatırlattı. Sektörün zorunlu olarak hammadde ithal ettiğini vurgulayan Aksoy,“Polipropilen, plastik ürünlerin üretiminde kullanılan en önemli hammaddeler arasında. Yüksek asit direnci ve kolay işlenebilir olması nedeniyle inşaat sektöründen ev eşyalarına, akü vb. sanayi mamullerine, otomotive kadar çok geniş bir alanda kullanılıyor. Plastik sektörü, mamul bazında dış ticaret fazlası veren ve ülke ihtiyacının neredeyse tamamını karşılayan bir üretim gücüne erişti. Sektörümüzün dış ticaret açığı hammaddeden kaynaklanıyor. Bunun da nedeni ülkemizde ihtiyacımızı karşılayacak kadar hammadde üretilmemesi. Türkiye’de üretilen bütün hammadde sadece iç pazara satılsa dahi ihtiyacımızın çok küçük bir miktarı karşılanacak” dedi.
Selçuk Aksoy, başta polipropilen olmak üzere yatırımcıların özendirilmesi ve hammaddenin Türkiye içinde üretimi için kapsamlı bir yaklaşımla destek paketi oluşturulması gerektiğine dikkat çekerek, “Plastik hammaddesi üretmek demek büyük miktarlarda ve kesintisiz ham petrol ya da doğalgaz çekilmesi demek. Bu ölçekte bir yatırım için ham petrol tedarikinden plastik mamule kadar kapsamlı ve bütüncül bir planlamaya ihtiyaç var. Plastik sektörü olarak bu çalışmayı yapmaya biz hazırız” dedi.
Polipropilen hammadde ithalat bağımlılığı yüzde 96’ya yükselebilir!
PLASFED raporuna göre, Türkiye’nin polipropilen üretimi son 5 yıl içinde yüzde 4 oranında azaldı. İthalat ise yüzde 11 oranında yükseldi. İç tüketim ise yüzde 10 arttı.
Mevcut veriler ışığında, 2014-2018 dönemi sonunda, polipropilen iç pazar talebinin 3 milyon tona çıkacağı, yerli üretimin yüzde 20’ sinin ihraç edilmesi ve mevcut üretim kapasitesinin ve kapasite kullanımının devamı halinde ithalat bağımlılığının 2018 yılında en az yüzde 96 seviyesinde olacağı belirtildi. Raporda, Türkiye’nin 2013 sonu itibariyle polipropilen üretim kapasitesinin 144 bin ton olduğu da ayrıca hatırlatıldı.
Türkiye’de Toplam Polipropilen Arz ve Talep Gelişim Tahmini | |||||||
(1000 Ton ) 2013 | CAGR % | 2014 | 2015 | 2016 | 2017 | 2018 | |
Üretim | 109 | -4,1 | 115 | 122 | 130 | 137 | 144 |
İthalat | 1.760 | 10,5 | 1.944 | 2.148 | 2.374 | 2.623 | 2.899 |
İhracat | 21 | -2,3 | 23 | 24 | 26 | 27 | 29 |
İç Pazar Tüketimi | 1.848 | 9,5 | 2.036 | 2.246 | 2.478 | 2.733 | 3.014 |
İthalat / İç Tüketim | 95,2 | 95,5 | 95,6 | 95,8 | 96,0 | 96,2 | |
İhracat / Üretim | 19,1 | 20,0 | 20,0 | 20,0 | 20,0 | 20,0 | |
İhracat / İthalat | 1,2 | 1,2 | 1,1 | 1,1 | 1,0 | 1,0 | |
Dış Ticaret Açığı | -1.739 | -1.921 | -2.124 | -2.348 | -2.596 | -2.870 |
Genel
Plastik Nedir?
En yaygın kullanılan atıklardan olan plastik, karbon (C), hidrojen (H), oksijen (O), azot (N) ve diğer organik ya da inorganik elementlerin oluşturduğu monomer adı verilen; basit yapıdaki moleküllü gruplardaki bağın koparılarak polimere dönüştürülmesi ile elde edilen malzemelere verilen isimdir. Bir monomerpolimerizasyon yoluyla başka monomer molekülleri ile birleşerek çok uzun zincir şeklinde bir polimer meydana getirmektedir. Böylelikle çeşitli monomerler veya monomer kombinezonu kullanılarak çeşitli tipte plastikler elde edilir. Polimerlerden oluşan plastikler, polimerlerin farklı kimyasal yapılarından dolayı farklı fiziksel özellikler gösterirler ve bu özelliklerinden dolayı da sınıflandırmaya tabii tutulurlar. Polimerler çeşitli kriterlere göre sınıflandırılır.
Polimerlerin sınıflandırılması
Polimerlerin sınıflandırılmasında en çok kullanılanı, işleme yöntemine göre sınıflandırılır. Polimerler termoplastikler ve termosetler olmak üzere iki büyük gruba ayrılır.
Termoplastiklerin özellikleri nelerdir?
Termoplastikler, ısı ve basınç altında ergiyip şekillendirilebilen ve soğutulduğunda da sertleşebilen malzemelerdir. Termoplastikler lineer ve dallanmış zincirli moleküllerden oluşmaktadır. Bağ yapılarını incelediğimizde monomerleri bir arada tutan kovelent bağlar, zincirleri bir arada tutan Van der Waals bağlardır. Artan sıcaklıkla birlikte moleküller arası bağ zayıflar ve zincir moleküllerinin birbiri üzerinde kayması başlar.
Termosetlerin özellikleri nelerdir?
Termosetler, ısıtılıp soğutulduklarında termoplastiklerin aksine kalıcı olarak katılaşmaktadır. Çünkü ısıtılıp soğutulma esnasında kimyasal yapılarında değişiklikler oluşur. Yapılarında bulunan çapraz bağlar nedeniyle gevrek, yüksek sıcaklığa dayanıklı bir yapı ortaya çıkmaktadır.
Plastikler nasıl sınıflandırılır?
Plastiklerin sınıflandırılması fiziksel esasa göre de sıklıkla yapılmaktadır. Amorf, kristal ve yarı kristalin olmak üzere üçe ayrılmaktadır. Amorf yapıda molekül zincirleri, birbirine göre karışık bir şekilde bulunmaktadır. Kristalin yapıda ise molekül zincirleri birbirine göre üç boyutlu bir düzeni andıran bir şekilde bulunmaktadır.
Kristalin yapının oluşması molekül zincirlerinin şekline (lineer, dallanmış, çapraz bağlı) ve molekül zincirleri arasındaki kuvvetlere bağlı olmaktadır. Zincirlerin birbirine tertiplenmesine göre amorf ve kristalin gibi yapı özellikleri ortaya çıkmaktadır. Soğutma yoluyla ergimiş durumdan katı duruma geçildiğinde lineer zincirler birbirine daha çok yaklaşabilirler ve dolayısıyla kristalin bir yapı oluşturabilmektedirler. Bu nedenle lineer molekül zincirine sahip plastikler oldukça büyük bir kristalleşme kabiliyeti gösterirler. Dallanmış zincirler birbirlerine kolayca yaklaşamazlar bu nedenle kolay bir şekilde kristalin halini alamayıp, genellikle amorf bir yapı oluştururlar. Aynı şekilde çapraz bağlı molekül zincirleri (termosetler) amorf bir yapı meydana getirirler. Kristalin yapı daha rijit olmakla birlikte genellikle daha yüksek ve daha belirgin ergime sıcaklığına, daha büyük çekme, sürünme, ısı mukavemetine, düşük viskoziteye sahiptir. Amorf yapı düşük ergime sıcaklığı ve çekme mukavemetine sahiptir. Amorf yapılar, kalıp içerisinde kristalin yapılar gibi kolay akmazlar.
Plastik çeşitleri nelerdir?
Amorf termoplastiklere ABS, PC, PMMA, PS ve PVC örnek verilebilir. Yarı kristalin termoplastiklere PBT, PP, PE, POM, PA örnek verilebilir.
Plastiklerin özellikleri nelerdir?
Plastikler, günümüzde gerek miktar gerekse çeşit bakımından büyük gelişme göstermektedirler. Hafif, kolay işlenebilir, korozyona karşı dayanıklı, iyi elektrik ve ısı yalıtkanlığına, iyi bir yüzey kalitesine ve görünüme sahip olan polimerin özellikleri aşağıdakiler gibidir.
Plastiklerin görünüşü: Plastiklerin çoğu renksizdir. Bu yüzden istenilen rengi elde etmek için renk verici maddeler kullanılır.
Plastiklerin yüzey sertliği: Plastik malzemelerin bir dezavantajı, yüzeylerinin yumuşaklığı ve çizilmeye karşı direncinin az olmasıdır.
Plastiklerin yoğunluğu: Plastik malzemelerin yoğunlukları, diğer çoğu malzemelerin yoğunluklarından daha azdır. Plastiklerin yoğunluğu 0.8-2.5 g/cm3 arasındadır. Bundan dolayı hafifliğin önemli olduğu yerlerde plastikler kullanılmaktadır.
Isısal özellikler: Çoğu plastik geniş bir sıcaklık aralığında yumuşama göstermektedir. Genellikle plastiklerin ısı iletkenliği düşüktür ve bu sebeple sürtünme veya tekrarlanan gerilmelerin sebep olduğu sıcaklık büyümesi, malzeme içerisinde ısı birikmesine neden olur. Bu olay ısıl yorulmaya yol açar. Isıl yorulmayı azaltmak için, plastik malzemelere katkı maddeleri ilave edilir. Bu amaçla en çok kullanılan katkı maddeleri metal tozları veya çeşitli elyaflardır.
Kimyasal özellikler: Plastikler, metal malzemelere göre kimyasal alanlara daha dayanıklıdırlar. Genellikle termoplastikler zayıf asit, alkali ve tuzların sulu çözeltilerinden etkilenmezler. Termoplastiklerin çoğu organik solventlerin etkisi altında çözünme veya şişme gösterirler; kuvvetli asit veya alkalilerden kimyasal olarak etkilenirler.
Alevlenme: Plastikler aleve karşı çok hassastırlar. Genellikle termoplastiklerin çoğu alevle veya aşırı ısı ile temas ettikten sonra kullanılmaz hale gelirler.
Hava etkisiyle bozunma: Radyasyon, uçan parçacıkların meydana getirdiği aşınma, yağmur veya dolu erozyonu ve hava kirliliğinin kimyasal etkisinin bir neticesiyle plastiklerde yıpranma olabilmektedir. Genelde iklim şartları, plastiğin renginin solmasına veya bozulmasına neden olmaktadır.
Elektriksel özellikler: Elektriksel özellik bakımından en önemli faktör elektriksel iletkenliktir. Genelde plastiklerin elektrik iletkenlikleri zayıftır, yalıtkan olarak kullanılırlar.Polimerin yapısındaki zincirlerin sert ve bükülmez olması, zincirlerin birbirini kuvvetli etkilemesi, yüksek kristalizasyon ve yönlenme olayları elektronların serbest hareketlerini engellemekte ve plastiklerin düşük elektrik iletkenliğine neden olmaktadır.
Mekanik özellikler: Kristalizasyon derecesinin büyümesi ile malzemenin ergime derecesi artmaktadır, bunun sonucu olarak mekanik mukavemet artmaktadır. Plastiklerin mekanik özellikleri kimyasal ve fiziksel hallerinin yanı sıra sıcaklığa da bağlıdır. Ayrıca cam elyafı ilave edilerek mekanik özellikler yükseltilebilirler.
Genel
Plastik sanayinde yatırım teşviki yüzde 90’a çıktı
Şehir içine sıkışmış, dağınık bir şekilde faaliyetlerini sürdüren plastik üreticilerini modern bir üretim alanında toplayacak olan PAGDER ASLAN Plastikçiler İhtisas Özel Organize Sanayi Bölgesi’ndeki yatırımlar için uygulanacak yatırım teşvik oranı yüzde 45’ten yüzde 90’a çıktı.
Kırklareli Vize’de plastik sektörünün sanayi yapılaşması adına örnek olacak projesinde yer alan katılımcılar genel teşvik uygulamalarından ve bölgesel destek unsurlarından azami ölçütte yararlanacak.
PAGDER ASLAN OSB, Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi olarak yapılandırıldığı için Teşvik Yasası’nın katma değer vergisi muafiyeti, kurumlar vergisi muafiyeti ve gümrük vergisi muafiyeti uygulamalarını içine alan genel teşvik uygulamalarından ve bölgesel destekler kapsamındaki vergi indirimlerinden faydalanacak.
Referans değer olarak verilen yüzde 90 yatırım teşvik destek miktarı, yeni istihdam edilecek personel sayısına, yatırım finansmanı olarak kullanılacak kredi miktarına ve yatırım konusuna göre değişiklik gösterecek.
PAGDER ASLAN OSB’de 5 milyon TL tutarında bir yatırımla plastik imalatına yönelik bir tesis kurulduğunda yararlanılabilecek kurumlar vergisi indiriminin yüzde 40 olarak uygulanacağını ifade eden PAGDER ASLAN Plastikçiler İhtisas Özel Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Fidan Aslan Eroğlu, söz konusu örnek yatırıma göre devletin 2 milyon TL tutarındaki vergi alacağından vazgeçeceğini belirtti. Eroğlu; “Yapılan yatırım öncelikli yatırım konuları içinde ise, bu tutar 2 milyon 750 bin TL’ye çıkmakta. Ayrıca, bu destekten yararlanmak için yatırımın tamamlanması gerekmemekte ve yatırım harcamasını yapıldığı dönemde devam eden faaliyetlerinden elde edilen kazançlar için destekten yararlanılabilmektedir” açıklamasında bulundu.
PAGDER ASLAN OSB katılımcılarının yararlanacağı destek oranlarının yatırımın konusuna göre değişkenlik göstereceğini bildiren Eroğlu şu bilgileri paylaştı. “Katılımcılar 5 yıl boyunca, OECD Orta-Yüksek Teknoloji tanımına giren yatırımlarda 6 yıl, öncelikli yatırım konuları içindeki yatırımlarda 7 yıl sigorta primi işveren hissesi desteğinden istifade edilebilecek. Bu durumda, devlet desteği 1 milyon 750 bin TL’ye kadar çıkabilmektedir. Katılımcıların sahip olduğu Yatırım Teşvik Belgesine bağlı olarak PAGDER ASLAN OSB’de yapılacak 5 milyon TL tutarındaki bir yatırım için, KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti ve faiz ve kâr payı desteği haricinde, yapılacak yatırım öncelikli yatırım konuları içindeyse yüzde 90’a kadar olmasa bile yüzde 65’e varan oranlarda devlet desteğinden yararlanabilecek.”
Plastikçilere yüzde 30 ucuz enerji olanağı
Kırklareli’nin Vize ilçesinde, Türkiye’nin ilk Özel İhtisas Plastik Organize Sanayi Bölgesi olarak faaliyete geçecek ve sanayi yapılaşmasına büyük katkı sağlayacak olan PAGDER ASLAN OSB, Çorlu ve İstanbul Havalimanı; Tekirdağ ve Ambarlı limanları; Alpullu, Durak tren istasyonları ile E5, TEM Otoyolu ve Kapıkule gibi bölgenin önemli havalimanı, karayolu, liman ve istasyonlarına, gümrük kapısına yakınlığı ile de lojistik olarak büyük kolaylıklar sunuyor. Direkt iletim hattına bağlanmak suretiyle çevre organize sanayi bölgelerine göre yüzde 30 daha ucuz enerjiye sahip olacak sanayicilere yalnızca elektrik dağıtımı değil, sürdürülebilir enerji kaynaklarının daha fazla kullanımı, yenilikçi-yeşil üretim sahaları, solar enerji gibi konularda da çözümler sunulacak.
Eylül ayı sonuna kadar avantajlı alım imkanı
Alt yapı çalışmaları tamamlanan 650 bin metrekarelik birinci etabın tamamını 77 plastik sanayicisine kazandıran PAGDER ASLAN OSB, bölgede yer almak isteyen plastik sanayicilerine özel kampanya başlattı. Yüzde 90 yatırım teşviki, yüzde 30 ucuz enerji gibi olanaklarla sanayicilerin küresel rekabet güçlerini arttırmaya katkı sunacak PAGDER ASLAN OSB’de 30 Eylül 2020’ye kadar geçerli olacak kampanya çerçevesinde 251 liralık metrekare satış fiyatı ile sanayiciler plastik üssünde yer sahibi olabilecek.
Genel
Nexans teknolojisini Yeşilköy’de
“Hayata enerji verir” sloganıyla müşterilerine yüksek performanslı kablo ve kablo çözümleri sunan Nexans, koronavirüs salgını ile mücadele kapsamında, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda kurulan hastanenin inşaatında kullanılmak üzere, yangına karşı güvenli enerji kablolarının tedariği için harekete geçti.
Sektörün lider global oyuncularından Nexans, 45 günde tamamlanması planlanan bin oda kapasiteli hastaneyi, yangına karşı güvenli son teknoloji ürünü Alsecure kablolarıyla buluşturabilmek üzere, tüm birimleriyle koordineli bir şekilde organize olarak ivedilikle tedariğe başladı.
Nexans Türkiye Genel Müdürü Atilla Kurtiş, konuyla ilgili “Nexans olarak, bugüne kadar gerek Türkiye’de gerekse dünyada, hastane de dahil olmak üzere, sayısız dev projeye imza attık. Bununla birlikte içinde bulunduğumuz dönemi de gözeterek, bu projenin bizim için ayrı bir önemi olduğunu söyleyebilirim. Türkiye’deki 2 fabrikamız ve 500 çalışanımızla üretime devam ettiğimiz bu olağanüstü dönemde tabi ki bu proje için de ihtiyaçlar doğrultusunda hızla harekete geçerek, en kısa sürede kablo tedariğini gerçekleştirebilmek için çalışmalarımızı titizlikle yürütüyoruz. En üst seviye güvenlik için dizayn edilmiş Nexans teknolojisini Yeşilköy’deki hastanemiz ile buluşturacak olmaktan dolayı da ayrıca gurur duyuyoruz” dedi..
- DİĞER11 yıl önce
Paraşüt yolculuğuna başladı!
- KİMYASAL VE HAMMADDELER10 yıl önce
Gümrük vergisiz ithalat kapısından 8 plastik hammaddesi daha geçti
- DİĞER7 yıl önce
ELK Motor, yeni yıla büyük hedeflerle giriyor
- KİMYASAL VE HAMMADDELER4 yıl önce
Termoplastik elastomer (TPE) nedir?
- Etkinlikler7 yıl önce
Plast Eurasia İstanbul 2017’ye dünya büyük ilgi gösterdi
- Etkinlikler7 yıl önce
Plast Eurasia İstanbul 2017 tüm hızıyla sürüyor
- KİMYASAL VE HAMMADDELER7 yıl önce
Büyüyen Plastik Sektöründe Endüstriyel Yağların Önemi
- PLASTİK MAKİNELERİ4 yıl önce
Ripack Isı Tabancalarından 3 önemli yenilik